Katarakt, göz bebeğimizin arkasında var olan şeffaf yapıdaki göz merceğinin şeffaflığını kaybetmesi durumudur. Göz merceği yardımıyla dış ortamı görürüz. Mercek ne kadar bulanıklaşırsa görüntü o oranda azalır veya bulanık görüntü oluşur.
Düşen görmeyi düzeltmek için, doğal göz merceğinin yerine yapay göz merceği takılır (intraoküler göz içi merceği). Göz bebeğinin arka kısmına ameliyat ile konulduğu için korneanın üzerine takılan günlük değiştirilen kontak lenslerle bir ilgisi yoktur. Ömür boyu göz içinde kalır.
Şaşılık, İki gözün aynı yöne bakarken paralel olmayışıdır. Bir ya da daha fazla adalenin çeşitli nedenlerle koordinasyon sağlayamadığı durumlarda ortaya çıkar. Kaymalar farklı yönlere doğru olabilir. Bebek ve çocuklarda yüksek dereceli gözlük ihtiyacı da kayma yapabilmektedir. Gözlük ihtiyacına bağlı kaymalarda gözlük takılınca kayma düzelir. Diğer kaymalarda tedavi cerrahidir.
Göz adalelerindeki probleme bağlı kaymalarda cerrahi tedavi iyi sonuç verir. Göz sinirlerine bağlı kaymalarda ameliyat kısmen başarılı olur.
Şaşılıkta en önemli problem göz tembelliğidir. Bu yüzden hastalara göre değişmekle birlikte, cerrahi tedavi bir an önce yapılmalıdır. Kayan göz tembel kalacağı için erken yapılan ameliyatlar tembelliğin de düzeltilir. Sekiz on yaşlarından sonraki kayma düzeltileceği ameliyatlar sadece şaşılığı düzeltir tembelliği düzeltmez. Tembellik gözlük takmaya rağmen bir (bazen) iki gözün görmesinin az olması demektir. Tembelliğin düzeltilebilmesi için öncelikle kayma varsa kaymanın düzeltilmesi ve gözlük ihtiyacı varsa gözlük takılması gerekmektedir. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa başarı o kadar iyi olur.
Göz kapağı hastalıklarının en sık rastlanılan şekli "pitozis" olarak adlandırılan üst göz kapağının düşüklüğüdür. Üst göz kapağı normal şartlarda gözün saydam tabakası (kornea) ve renkli tabakasını (iris) yukarıdan 1-2 mm örtecek şekilde durur.
Göz kapağı normal yerinden daha aşağıda duruyor ise bu duruma pitozis (blefaropitozis) denilir. Göz kapağı düşüklüğü bir veya her iki göz kapağını da etkileyebilir, kalıtımsal olabilir ve doğuştan olabileceği gibi yaşlanma, travma veya sinir felci gibi sebeplere bağlı olarak sonradan da ortaya çıkabilir. Doğuştan olan kapak düşüklüğü göz kapağını kaldıran levator kasının gelişimindeki bozukluktan kaynaklanırken, yaşlanmaya bağlı olan kapak düşüklüğü kapağı kaldıran kasın zaman içinde esnemesinden kaynaklanır. Bu düşüklük göz bebeğini kapatarak görmeyi engelleyebilir. Şiddetli olgularda görmeyi sağlamak için baş pozisyonu veya göz kapağının elle kaldırılmasıyla güçlükle görme sağlanır.
Katarakt ameliyatı olanlara veya katarakt olmadan uzak ve yakını görme problemi olan, yüksek gözlük numaralarından kurtulmak isteyenlere uygulanan bir ameliyattır.
Ameliyatta doğal göz merceği (katarakt olsun veya olmasın) alınır ve yerine hem uzak hem de yakını gösteren göz içi merceği yerleştirilir.
Artık günümüzde katarakt rahatsızlığı, uzak ve yakın görme ameliyatı şeklinde tedavi edilmeye başlanılmıştır.
Katarakt ameliyatı olanlara veya katarakt olmadan uzak ve yakını görme problemi olan, yüksek gözlük numaralarından kurtulmak isteyenlere uygulanan bir ameliyattır.
Ameliyatta doğal göz merceği (katarakt olsun veya olmasın) alınır ve yerine hem uzak hem de yakını gösteren göz içi merceği yerleştirilir.
Artık günümüzde katarakt rahatsızlığı, uzak ve yakın görme ameliyatı şeklinde tedavi edilmeye başlanılmıştır.
Gözün her iki kapağının iç kısmından başlayan burun kökünde keseleşen daha sonra genzimize akan bir gözyaşı kanalımız mevcuttur. Genellikle doğumdan itibaren açılır. Gözümüzü yıkayan gözyaşımız bu kanal yardımıyla genzimize akar. Bazı bebeklerde bu kanal tıkalı veya dar olduğu için göz sulanır veya çapaklanma yapar. Bir yaşa kadar ilaç tedavisi ve masaj yardımıyla açılır. Açılamayanlar sonda tatbiki dediğimiz bir yöntemle ikinci yaşın içinde açılır. Burada esas önemli olan masaj doğru şekilde ve gerekli sürede yapılmasıdır.
İleri yaşlarda gözyaşı kanalımız çeşitli nedenlerle tıkanabilir. Bu tıkanıklıklar ameliyatla açılır. Dakriyosistorinostomi (DSR) adını alan bir yöntemle bu kanal açılır. Ameliyatlarda genellikle silikon tüp uygulaması yapılmaktadır.
Kendiliğinden (idiyopatik - yapısal) ortaya çıkabildiği gibi çeşitli hastalıklar veya bazı ilaç kullanımlarından sonra da oluşabilmektedir. Başlangıçta hastanın fark edebileceği belli bir şikâyet oluşmadığı için teşhis koymak gecikebilmektedir. Özellikle 40 yaş sonrası muayenelerde mutlaka göz tansiyonu ölçülür.
Teşhis tansiyon ölçümü ile koyulur. Tedavisi olan bir hastalıktır. Tedavi altında olan hastalarda genellikle gözde bir problem oluşturmaz. Düzensiz tedavi olanlar ya da tedavi olmayanlarda ilerleyici bir hasar oluşur. Tedavi olmayan hastalarda hastalık ilerler ve sonunda körlük oluşur. Erken tedavi olan ve tedavi yapılan hastalarda hastalık kontrol altında olacağından problem oluşmadan yaşamlarına devam ederler.
Göz yaralanmaları özellikle çocuklarda ve işyeri çalışanlarında sık karşılaşılan acil durumlar yaratır. Göz kazaları çoğunlukla önlenebilir olduğundan böyle bir sorunla karşılaşmamak için ortama ve kişiye göre tedbir alınması çok önem arz eder. Bu önlemleri şöyle sıralayabiliriz:
· Çocukların hareket alanlarından sert köşeli eşyaların uzaklaştırılması
· Çocuklara sivri ve keskin cisimler kullanırken nasıl dikkat edeceklerinin öğretilmesi
· Yürüme ve denge sorunu olan hasta ve yaşlıların refakatçi eşliğinde yürümeleri
· Ev ve işyerlerindeki kaygan zeminlerden korunma
· İşyerlerinde koruyucu gözlüklerin kullanılması
· Araçlarda mutlaka emniyet kemeri takılması vb önlemlere rağmen karşılaştığımız göz yaralanmalarıyla karşılaşabiliriz. Böyle durumlarda göze dokunmadan acil olarak göz doktoruna başvurulması gerekir. Örneğin:
· Kesici, delici ve künt göz yaralanmalarında,
· Göze yabancı cisim kaçmasında,
· Kaynak gibi güçlü bir ışık kaynağına korumasız bakılması sonucu oluşan ağrılarda hemen,
· Kimyasal madde kaçtığında ise gözü bir an önce bol temiz su ile yıkadıktan sonra göz doktoruna başvurulmalıdır.
Kornea grefti olarak da bilinen kornea nakli, zarar görmüş veya hastalıklı bir korneanın, bağışlanan kornea dokusu ile değiştirildiği cerrahi bir prosedürdür. Korneanın tamamı değiştirildiğinde, penetran keratoplasti olarak bilinir ve korneanın sadece bir kısmı değiştirildiğinde lameller keratoplasti olarak bilinir.
Hastanemiz, Düzce'nin dört bir yanından gelen hastalar için son teknoloji kapsamlı bakım ve özel hizmetler sunmaktadır.
İnovasyon bilimi ile son teknoloji cihazlarımızla klinik tıp arasında köprü kuruyoruz.